 |
Blog Tecrübem 4 yaşında!
|
Merhabalar dostlarım, dördüncü yılını dolduran Blog Tecrübem artık koca koca firmaların tanıtım yazılarını paylaşmak istediği bir blog haline geldi. (Parayla değil sırayla diyerek durdurmaya çalışıyorum 😄) Şaka bir yana Canva gibi global bir firmadan bile şu yazınızda bize de yer verebilir misiniz gibi e postalar almışlığım vardır.
Her gün milyonların ziyaret ettiği bir blog haline gelmese de Blog Tecrübem, çok şükür özgün içerikleriyle dördüncü yılını doldurdu. Ben ve benim gibi yazar dostlarımızın paylaştığı tecrübelerle, bir çok yeni yazar adayına teknik anlamda fayda sağlayan, internet girişimine ufak da olsa katkı sunan bir bilgi kaynağı haline gelebildik sanırım.
Tabi zorlu hayat şartları ister istemez bloglarımızı güncel tutma konusunda olumsuz yönde etkili olabiliyor. Nihayetinde çoğumuz geçimlerimizi blog yazarak sağlayamıyoruz maalesef. Artık ne zaman boş vakit bulabilirsek o zaman belki bir şeyler paylaşabiliyoruz.
Bende ki grafik de diğer yazarlarda olduğu gibi azalan yöne doğru oldu. İlk yıl hemen hemen her gün bir içerik paylaşabiliyorken daha sonraları üç günde bir, sonraları ise haftada ve ayda bir olacak şekilde ilerledi. En son ise 142 günlük bir ara söz konusu. Yıl dönümü olmasa belki daha da uzun bir ara olabilirdi.
Neler oldu bi' bakalım!
Totalde 18 Kasım 2016 dan bu yana 509 içerik, 5.260 yorum, 716.983 görüntülenme almış Blog Tecrübem. Önceleri elde ettiğim toplam geliri de yazardım ama artık nereden ne geldi, kaç para kazandım inanın bilmiyorum. Tabi ufak bir incelemenin ardından bunu hesaplamak pek de zor değil aslında. Ama sanıldığı kadar yüksek rakamlar söz konusu değil. Merak edenler çoktan hesap yapmışlardır zaten.
Bu arada Google Adsense reklamlarını nasıl tam ekran gösteririm şeklinde düşünürken böyle bir özelliğin gelmesi de şaşırttı beni :)
 |
Google AdSense reklamı
|
Gayet te güzel olmuş.
Neyse tekrar konumuza dönersek. dört yıllık blog tutma macerasında elde edilenler sadece maddi değil tabi. Her ne kadar edebi içerikler üretmesem de ya da ne bileyim günlük tarzında yazılar yazmasam da teknik paylaşımlar bile mental olarak rahatlatıyor ve huzur veriyor. Keşke zamanım olsa sabah akşam bir şeyler yazıp paylaşsam diye yakındığım çok olmuştur. Tabi bu da mümkün değil.
Virüsü unutmadım tabi ki!
Maalesef Covid 19 adlı korona virüsü tüm dünyayı esir altına aldı. 2020 hiç iyi gelmedi maalesef. Depremler, sel baskınları, orman yangınları, salgın hastalıklar milyonlarca insanın hayatına mal oldu. Özellikle Covid 19 adlı virüs tüm dünyada bir milyondan fazla insanın canını aldı. Türkiye de ise 11 binden fazla insanımızı öldürdü. Hala da devam etmekte.
Tedbirli olmadığımız sürece maalesef bu durum devam edecek. Son zamanlarda nüfusun yoğun olduğu İstanbul gibi metropol şehirlerimizde salgın hızla artmakta. Umarım bir an önce bu salgından kurtulur ve eskisi gibi huzurlu günlerimize (en azından sağlık açısından) kavuşuruz.
Dördüncü yılımızın bildirisi de bu şekilde olsun. Bir sonraki yazımda blog tutma maceramda yaptığım hatalardan, pişmanlıklarımdan bahsedeceğim. Hatta yeni yazar adaylarına da önemli tavsiyelerim olacak.
